تمت اضافة السلعة إلى سلتكم

X
اذهب الى السلة
أكمل عملية الشراء

05

آب'14
Kur'an-ı Kerim'de Geçen Gıdalar
 
Kur'an'da, "İnsan aldığı gıdalara bir baksın! Biz yağmuru gökten bol bol yağdırdık. Sonra (bitkiler bitsin diye) toprağı nasıl yardık. Kendinize ve hayvanlarınıza bir gıda ve fayda olması için yeryüzünde ekinler, üzüm bağları, yoncalar, zey­tinler, hurmalar, iri ve sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayır­lar bitirdik"( Abese Suresi, 24-32; ayrıca bk. En'am Suresi, 99, 141; Nahl Suresi, 11; Nur Suresi, 35. ) buyrulmuştur.
 
Tüm bitkilerin, ekinlerin, meyve, sebze ve gıdaların in­sanların faydalanması için yaratıldığı bu ayetle ifade edil­mektedir. Doğada yaratılmış olan her şeyin bir anlam ve önemi olduğu gibi bu ayette bitki, meyve, sebze ve diğer gı­daların da aslında insanoğlunun hastalıklardan korunma­sında ve tedavisindeki önemi ve gereği anlatılmaktadır.
 
Ayetlerde övülen ve tavsiye edilen gıdalar şöyledir: Acur, Arabistan kirazı, buğday, balık eti, bal, et, ekmek, fasulye, hıyar, hurma, incir, kudret helvası, kiraz, mercimek, muz, nar, sarımsak, soğan, su, süt, şerbet, üzüm, yağ, yumurta, zeytin, zeytinyağı, zencefil.
 
Balık Eti
 
"Denizden taze et (balık eti) yeme­niz ve ondan takınacağınız bir süs eş­yası (inci) çıkarmanız için denizi em­rinize veren O'dur. Gemilerin denizde suları yara yara gittiklerini de görü­yorsunuz. Bütün bunlar O'nun ihsan­larını aramanız ve nimetlerine şükretmeniz içindir."( Nahl Suresi, 14.)
 
"İki deniz aynı olmaz. Şu tatlıdır, susuzluğu giderir, içimi kolaydır. Şu ise tuzludur, acıdır. Bununla beraber her birin­den taze et yersiniz ve takınacağınız süs eşyası çıkarırsınız. Allah'ın lütfundan istemeniz ve şükretmeniz için gemilerin orada suyu yara yara gittiğini görürsün."( Fatır Suresi, 12.)
 
Peygamber'imiz (a.s.m.) şöyle buyurur:
 
"İki ölü ve iki kan bize helal kılınmıştır. Ölüler; balık ve çekirge, iki kan ise ciğer ve dalaktır."( İ. Mace, Hadis 3218, Müsned 2/97.)
 
"Denizin suyu temiz, ölüsü (balığı) ise helaldir."( E. Davud, Taharet, Hadis 83.)
 
Acur
 
Salatalığa benzeyen bir sebzedir. Sıcak iklimlerde yetişir. İdrar söktürücü özelliği vardır.
 
 Peygamber'imizin acuru yaş hurma ile birlikte yediği belirtilir.( Kamus 1/79, 1247; K. Ummal 10/28281.)
 
Hazım sorunlarında ve susuzluğu gidermek amacıyla da kullanılır. İnsanda rahat bir sindirim ve zindelik meydana getirmesi nedeniyle kilo almış insanlara kullanmaları tavsiye edilebilir. İç Anadolu Bölgesi'nde daha sık yetişir.
 
KİLO ALMAK İSTEYENLERE TAVSİYE
 
 Hz. Ayşe, acurun yaş hurmayla birlikte yenilmesinin kilo aldırdığını ifade etmiştir.( İbn-i Mace, 3325, A. Bağdadi, s. 141.)Kilo almak isteyenler uygulayabi­lirler. Bazı insanlar ne yaparlarsa yapsınlar kilo alamazlar ve bu, herhangi bir hastalıkla ilişkilendirilemez. Özellikle bes­lenme alışkanlıklarında yapılan doğru düzenleme, bu konu­da insanlara ciddi olarak fayda sağlar.
 
 
 
Ayva
 
Peygamber'imiz "Ayva, göğüsteki sıkıntıyı, ağrıyı gide­rir, gönlü (kalbi) ferahlatıp kuvvetlendirir"( M. Zevail, 5/45 C; Sağir, 2/80)
 
"Sizden biriniz kalbi üzerinde bir ağırlık hissettiği zaman ayva yesin!"( Herevi, 1/971; Nihaye, 3/116. ) bu­yurmuşlardır,                                                     
 
Ayrıca ayva idrarı arttırarak diüretik etki gösterir, ishali keser, kusmayı ve vücut ısısının düşmesini engeller. Hamile­liğin ilk üç ayında bolca yenilmesi doğacak olan çocuğun daha güzel ve alımlı olmasında etkilidir.
 
 
Bal
 
Balın faydaları Tıbb-ı Nebevi'de detaylı olarak ele alınır. Kur'an-ı Kerim'de "Rabb'in, bal arısına 'dağlarda, ağaçlarda ve hazırlanmış kovanlarda yavru yap, sonra her çeşit bitki­den ye, sonra da -bal yapman için- Rabb'inin gösterdiği yol­lardan boyun eğerek yürü!' diye öğretti. Onların karınların­dan renkleri çeşit çeşit bir içecek çıkar ki onda insanlar için şifa vardır. Düşünen bir millet için bunda ibretler vardır"( Nahl Suresi, 69.)buyrulmuştur.
 
Ayrıca balla ilgili pek çok hadis vardır. Bazı­ları şöyledir:
 
"Şifa iki şeydendir. Biri Kur'an okumakta, diğeri ise bal şerbeti içmektedir."( Hakim, Tıp 4/200.)
 
 
 
 Burada zikredilen Kur'an okuma ey­leminin özellikle ruhsal rahatsızlıklarda faydası olduğunu özellikle belirtmek gerekir.
 
"Sizlere sinameki ve sennutu (tereyağı, bal, hurma ve kimyonu) tavsiye ederim. Zira bunlar Ölümden başka her derde devadırlar."( 1  İ. Mâce, Tıp H. 3457.)
 
"Bal şerbetinden daha üstün ilaç bulunamaz."( C. Sağir, 2/125; F. Kadir, 5/454.)
 
 
 
"Bal şerbeti gönlümdeki üzüntüyü, sıkıntıyı giderir ve gözümün görme duyusunu da kuvvetlendirir."( E. Nucayım vr. 131 b; İ. Sünni vr. 63.)
 
 
 
"Böbrek sancısı böbrekteki sinirdendir, hareket ettiği za­man sahibini hasta eder. Bu hastalığı ılık su ve bal şerbeti ile tedavi ediniz."( Hakim, Tıp 4/405.)
 
"Doğum yapan (lohusa) kadınlar için yaş hurma, hasta kimseler için ise bal gibi şifa yoktur."( K. Ummal, 10/28279; K. Hakayık, 2/158.)
 
 
 
Ayrıca değişik Tıbb-ı Nebevi kaynaklarında balın, karaci­ğer, dalak, mide, bağırsak gibi organ rahatsızlıklarında, ko­ruyucu, temizleyici özelliklerine değinilir. Altını ıslatan ço­cukların ve ishali bulunan kişilerin tedavilerinde, akıl sağlı­ğının düzenlenmesinde, kanın temizlenmesinde zihinsel ra­hatsızlıklarda vb. gibi birçok durumda kullanılması özellikle tavsiye edilir.
 
 
 
Et
 
Tıbb-ı Nebevi et tüketimi hakkında son derece dengelidir. Et, hakkında genel olarak tavsiye edilen bir gıda olarak bah­sedilir. Fakat ölçülü olunması, aşırı derecede tüketilmemesi gerektiği ifade edilir.
 
Buradaki dengeli et tüketimi gerçekte en doğru olan uygulamadır. Etten tam olarak uzaklaşmak ve aşırı derecede et tüketmek uç davranışlardır ve tavsiye edil­mez. Etlerin çeşitleri ve özelliklerine göre tüketilmesi, ba­zılarının daha rahat tüketilebilecekleri bazılarının da daha az kullanılması gerektiğinin belirtilmesi çok önemlidir.
 
Kur'an'da 12 yerde etin adı geçer.
 
"En iyi et sırt etidir."( Müsned, 1/2004, 3/400)
 
"Deve, sığır, keçi ve koyunları da O yarattı. Bunlarda si­zin için soğuktan koruyucu yünler ve bir takım menfaatler vardır. Onlardan bir kısmını da yersiniz."( Nahl Suresi, 5.)
 
 
 
"Et, dünya ve ahirette yiyeceklerin efendisidir."( I. Kayyım, s. 415.)
 
 
İncir
 
Kur'an'da "İncire, zeytine, Tur-i Sina'ya ve şu emin bel­deye (Mekke'ye) yemin ederim ki gerçekten biz insanı en güzel şekilde yarattık”( Tin Suresi, 1-4.) buyrulur.
 
"İdrarını yapamayanlar ve öksürüğü olanlar için oldukça etkili tedavi edici özelliği vardır. Böbrek taşlarını ve idrar ke­sesini temizler. Hemoroit hastalığında, ek­lem ağrılarında faydalıdır." (Bağdadi, s. 79-80, K. Ummal 10/28280.)
 
 Vücutta bi­riken toksinlere karşı temizleyici görevi vardır. Karaciğer ve dalağı temizler. Midede biriken balgam karışımını ortadan kaldırır. İncir, adale ve eklem (özellikle gut hastalığına bağlı olan) ağrılarında faydalıdır.
 
 
 
 
 
 
 
 
Zeytin
 
Kur'an'da "Yine sizin için Tur-i Sina'da yetişen bir ağaç meydana getirdik ki bu ağaç hem yağ (zeytinyağı) hem de yiyenlerin ekmeğine katık edecekleri (zeytin) verir" (Müminun Suresi, 20.) buyrulmuştur.
 
Peygamber'imiz de "Sizlere zeytinyağı tavsiye ederim. Hem yiyiniz hem de onunla yağlanınız. Zira zeytinyağı bas­ur hastalığı için şifadır” (C. Sağir, 2/54, K. Ummal, 10/28295.) buyurmuşlardır.
 
Zeytinyağının damar sertliğine, kabızlığa, ülsere, karaci­ğere ve romatizmal hastalıklar ile böbrek taşları ve kum olu­şumuna karşı faydası vardır. Tansiyon düşürücü özelliği de bulunmaktadır. (Acartürk, 1996.)
 
 
 
 
 
 
Kabak
 
Peygamber'imiz kabak çorbasını ve yemeğini severdi.( İ. Kayyım s. 446-47. ) "Kabak yiyiniz! Çorba pişirdiğinizde koyduğunuz kabağı çoğaltınız! Zira kabak zekâ seviyesini güçlendirir" ('6 Müsnedül - Firdevs vr. 2/130.) bu­yurmuşlardır.
 
Kabak, şekerle kaynatılıp içilirse vesvese ve evhamı gide­rir. Ruh hastalıklarına; özellikle baş ağrına karşı faydalıdır. Böbrekleri ve bağırsakları temizler. Kabak çekirdeği bağır­sak kurtlarının düşürülmesine katkıda bulunur.( A. Rıza Karabulut, Tıbb-ı Nebevi Ansiklopedisi, Kayseri 1993.)
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Üzüm
 
Kur'an'da on bir yerde adı geçen üzüm, hazmı kolaylaştı­rır, kabızlığı giderir. Hemoroit hastalığına, böbrek taşlarının düşürülmesine ve mafsal ağrılara faydalıdır.
 
Peygamber'imiz üzüm için "Kuru üzüm ne güzel gıdadır. Sinirleri kuvvetlendirir, yorgunluğu giderir, ağız kokusunu güzelleştirir, gönlü hoş eder, üzüntü ve kederi giderir” (C. Sağrir 2/53'ı F. Kadir 4/340.) buyurmuşlardır.
 
Karaciğer, dalak, mide ve bağırsakları güçlendiren üzü­mün sabahları aç karnına yenmesi tavsiye edilir.
 
Zihni açar ve hafıza gücünü arttırır.
 
Son yıllarda üzüm çekirdeğinin faydaları karşısında in­sanlar şaşkınlıklarını ve memnuniyetlerini açıkça ifade etme­ye başlamışlardır.
 
 
 
 
 
Süt
 
Peygamber'imiz (a.s.m.) süt ve hurma için "İyi, güzel gı­da" (E. Muaymvr- 127 b., 130 a.)derdi. Ayrıca "İnek sütü ile tedavi olunuz! Çünkü ben yüce Allah'ın bunda şifa yarattığı kanaatindeyim. Zira inek her çeşit ottan otlamaktadır"( K. Ummal, 10/28280; Edeviyye, s. 35.) buyurmuşlardır.
 
Kur'an'da da şöyle geçer: "Allah gökten su indirir ve ölü­münden sonra yeryüzünü bu su ile yeniden diriltir. Düşü­nen kimseler için bunda ibretler vardır. Sizlere koyunların bağırsak muhteviyatı ile kan arasından meydana gelen, içen­lere halis ve içimi kolay süt içiriyoruz."( Nahl Suresi, 65-66.)
 
Sütün pek çok faydası vardır. Evhamı giderir, vesvese, gam, keder ve lüzumsuz hayal gibi hastalıklara karşı fayda­lıdır. Süt, balla birlikte içilirse iç organları temizler. Şekerle birlikte içilirse cildi güzelleştirir. Bağırsakların çalışmasını kuvvetlendirir. Meniyi arttırır. Vücudu temizler. Zekâyı ge­liştirir. Vücudu şişmanlatır. Nekahet dönemindeki emzikli kadınlara tavsiye edilir. Bitkinlik, halsizlik ve yorgunluk du­rumlarında çok iyi bir ilaç olarak görev yapar.
 
Karaciğer, dalak ve mide için iyi gelmeyebilir. Gaz ya­pabilir. Bu olumsuz etkiler daha ziyade süt intoleransı olan­lar için geçerlidir. Süt alerjisi bulunmayanlarda bu olumsuz etkiler görülmez. Süt ve süt ürünleri alerjisi immünolojinin, önemli bir çalışma konusudur. Süt alerjisi farklı tedavi yön­temleri, aşılar, tamamlayıcı tıp yöntemleriyle tedavi edil- mektedir.
 
Tere
 
Peygamber'imiz, "Size tereyi tavsiye ederim. Zira Allah bunda birçok hastalık için şifa yaratmıştır"( Bağdadi, s. 89; Nesimi, 3/263-65.) buyurmuştur.
 
Tere vücudu ısıtır, bağırsakları yumuşatır. Cinsel gücü artırır. Şişlikler ve kalp çarpıntısına faydalıdır.
 
Bağırsak kurtlarını ve tenyaları düşürür. Saç dökülmesini önler.
 
İştah açıcıdır. Nefes darlığına ve dalak büyümesine karşı faydalıdır. Akciğeri temizler ve adet kanamasını söktürür.
 
Yeşil yapraklı sebzeler grubundan olan tere, aynı zaman­da depresyon için kür tedavisinde kullanılmakta, insanın ruh dünyasına ciddi anlamda verdiği katkılarla anılmaya başlanmaktadır.
 
 
 
Çörek Otu
 
Çörek otunun tıbb-ı Nebevi açısından değerlendirilme­sinde şu iki hadis yeterli gelecektir:
 
"Çörek otu yarım baş ağrısına, yüz ve ağız bölgesinin felçlerine, uyku hastalığına, unutkanlığa, baş dönmesine ve nefes darlığına karşı faydalıdır."(Buhari Tıp 7/14; İ. Mâce, Tıp H.3448))
 
"Sizlere şu çörek otunu tavsiye ederim. Zira bunda ölümden başka birçok hastalık için şifa vardır."(C.Sağir,2/53; F.Kadir, 4/338.)
 
Yazar: 
Dr. Recai Yahyaoğlu